Köyümüzde, Meşeliler Sülalesinde Hacı Bekir Ağa vardır.
1955 yılı kış aylarında Hacı Bekir Ağa, Mustafa isimli oğlunu komşu köylerimizden olan Seyit Ali Köyü’nden nişanlamıştır. Baharın taze tomurcuklarını göstermeye başladığı Nisan ayının 9’una düğün günü kararlaştırılmıştır. Gelin almaya köyümüze sınır olup, Eskişehir iline bağlı olan Seyit Ali köyüne gidilecektir.
\r\nHazırlıklar yapılmış, Gelin Arabası olacak Öküz Arabasının üzeri örtülmüş, süslenmiş, Gelin Alıcıya gidecek kişiler belirlenmiş, kimin hangi arabaya bineceği ayarlanmıştır. 9 Nisan sabahı, Gelin Alıcı yola çıkmış, çala oynaya Seyit Ali Köyü’ne varılmıştır.
\r\nKöyümüzün Delikanlıları, çalgıcılar eşliğinde oyunlar oynamışlar, çeşitli adetleri yapmışlardır. Çeyiz ve gerekli eşyalar yüklenmiş, sıra Gelini alıp yola çıkmaya gelmiştir. Ancak, ne var ki, iki köyün Delikanlıları arasında anlaşma sağlanamamıştır. Anlaşmazlık konusu, iki köyün de Muhacir olması dolayısıyla, dışarıya kız verilen düğünlerde, Gelin Almaya gelen düğün sahibinden “Toprakbastı Parası” diye bilinen bahşişin miktarıdır.
\r\nSabah günlük güneşlik olan hava, Çeyiz eşyalarının yüklenmeleri ve hazırlık sırasında iyice bozmuş, şiddetli bir kar fırtınası başlamıştır. Ani bastıran fırtınayla yoğun kar yağışı başlamış ve kar kalınlığı gittikçe yükselmiştir. Gelin alıcıya katılanlar ve onların sorumluluğunu üzerinde hisseden Hacı Bekir Ağa’yı bir telaş sarmıştır. Seyit Ali köyü Delikanlıları, İstedikleri parayı almadan Gelin Alıcı’nın ayrılmasına müsaade etmemektedirler.
\r\nAncak Bekir Ağa Toprakbastı parası olarak istenilen miktarı çok bulmakta, vermek istediği miktarı ise Seyit Ali köyü gençleri az bulmaktadırlar. O zaman, Köyümüzün Delikanlılarını oluşturan 1930-1935 doğumlu gençler de araya girmekte, ancak anlaşma bir türlü sağlanamamaktadır. Pazarlık uzamış ve Seyit Ali köyü gençleri razı edilemediği için Gelin Alıcı köyden çıkamamaktadır.
\r\nBir yandan da kar yolları kapatacağından, köye dönülememe korkusu vardır. Gelin alıcıya gelen Öküz Arabalarının ve o kadar insanın yollarda kalma korkusu, bir yandan da gençlerin verilen paraya razı olmaması Hacı Bekir Ağa’yı sıkıntıya düşürmüştür. Kar diz boyu olmuş, şiddetini daha da arttırmış, adeta göz gözü görmez olmuştur.
\r\nBir yandan Toprakbastı parasını isteyen Seyit Ali Köyü Delikanlılarının baskısı, bir yandan kadın ve çocuklarla Gelin Alıcıyla gelenlerin yollarda kalma telaşı ve köylülerimizin bir an önce yola çıkılması talepleri, diğer yandan gittikçe şiddetini arttıran fırtına Hacı Bekir Ağa’yı zor durumda bırakmıştır. Hacı Bekir Ağa, öfke ve telaş içinde, bir Delikanlılara bakmış, bir delicesine karları yüzüne çarpan fırtınaya.
\r\nVe ağzından o tarihi söz çıkıvermiştir. “Hey de be hey, Kış’ta ağzını açtı, Pust’ ta ağzını açtı” deyivermiştir. Rahmetli Hacı Bekir Ağa’nın ağzından çıkan söz tarih olmuş, Darb-ı Mesel (Atasözü) olmuştur.
\r\nO gün bu gündür, her sene 9 Nisan’da, baharın taze yüzü görünmeye başlarken, göz gözü görmez şekilde firtınalar estiren, diz boyu kar getiren o şiddetli Kış’ın adı “Hacı Bekir Ağa Kışı” olarak kalmıştır. Hala köyümüzde bu böyle bilinmekte ve bu tabir kullanılmaktadır.
\r\nDerleme ; Ali Osman GÜRCANKaynak ; Çokçapınar Köyü yaşlıları ve Ömer oğlu Selim GÜRCAN
Ali Osman GÜRCAN yazdı.
24/05/2021 1760Ali Osman GÜRCAN yazdı.
24/05/2021 1991